29 Mayıs 2009 Cuma

Az kaldı ..





Ahmet Yorulmaz' ın " Ayvalık'tan Cunda'dan" kitabının arka kapak yazısı şöyledir:" İnsanlar ikiye ayrılabilir.Ayvalık'ı görüp ona bağlananlar, ondan vazgeçemeyenler..Bir de henüz Ayvalık'ı görmemiş olan ama yolu birgün mutlaka Ayvalık'a düşecek olanlar ..."



Ben birinci gruba girenlerdenim.Açık maviden koyu maviye uzanan denizi, imbatı, meltemi, hırçın poyrazı ve çığlık çığlığa balıkçı motorlarını takip eden martılarıyla anayurdum gibi...



Bir kasaba ne kadar sevimli olabilir ? sorusunun cevabı benim için ilk görüşte sevdalandığım Ayvalık' tır.Biliyorum Amerika'yı yeniden keşfetmek gibi düştüğüm bu notlar.Hiç yaşamadığım bilmediğim zamanları hayal ettiğim, buram buram tarih kokan dar sokaklar, eski Rum evleri ve zeytin kokusu az kaldı geliyorum..






Kidonia ( Ayvalık )


Maziden atiye tenhalaşır tepeler. Tersine işler burda takvimler.Asma dalında sarmaşık gönüller, Kidonya''da birleşir eller. Biraz muhacir, biraz yörük... Deli dolu, ama doyasıya yaşanır seherler. Güneşe mahmur uyanır gözler, yakamoz sarhoşluğuna yakalanır yürekler. Dolunay sevdasında geceler, karanlığı içer, içer......


Martı gagasında kahkaha,

Yosun kokusunda papatya,

Patricia ahhh Patricia

kollarında;

Yarım kalan sevdalar,

Islak ninniler söyler ya

İşte ben ona vuruldum,

Orda vuruldum sana

Kidonya!


Romen yaprak,

Ebruli Ekinezya...

Günışığında muhacir dansı,

Zeytin dalında kırmızı kanarya.

Sonbahara ilk imza,

Nisanda açelya...

İnadına,

İnadına ilkbahara açar ya,


Hayat;

Üzüm dalında pinokyo,

Ağır, aksak uzar...uzar ya

Budama bahçıvan, budama!

Aksın gün,

Aksın Nur şaraba,

Çok yakışıyor, çok yakışıyor

Aşk Ayvalığa.


Nurhayat Nalçacı

1 yorum:

BORANN dedi ki...

ayvalik ayvalik ne yaptinizda buna bu kadar sizi seviyor :))
ama saka bi yana cok guzel olmus