24 Kasım 2009 Salı

Eğitim neferlerine


İ

lkokulda çok öğretmenim oldu benim.Babamın memur olması ve siyasi nedenlerle, sürekli tayin durumundaydık ve  sadece 5.sınıfı beş ayrı şehirde okudum düşünebiliyor musunuz ? Bu nedenle hiçbir öğretmenimle öyle unutamadığım bir yaşanmışlığım yok ne yazık ki !Tecrübeli olduğumdan çocuklarımı büyütürken okul konusunda hiç kaygılarım olmadı :). Şanslı çocuklardı çok iyi öğretmenlerde okudular. Kızım ilkokulda iken sınıf anneleriydim. Bir sorumluluk üstlenincede hakkını vermek için elimden geleni yaptığımdan (her ne kadar kızım nefret etse de bu durumdan) devamlı okuldaydım.Bir gün, üst sınıfların bilgi yarışması nedeniyle öğretmenleri sınıfta olamayacaktı ve benden sınıfta durmamı çocuklara göz kulak olmamı rica etti.Kendisi de her teneffüste uğruyordu. Her uğradığında da, -ne oldu size? yüzünüz çok sararmış- diyordu.Son derste artık baş ağrılarıda başlamıştı.Eve savaştan çıkmış gibi döndüm :). Bütün gece, baş ağrısına kulaklarımda ki çocuk uğultuları eşlik etti :) O gece, tam anlamı ile inandım ki, öğretmenlik çok özel bir meslekti ve büyük bir özveri gerektiriyordu.
Bütün öğretmenlerimizin önünde saygıyla eğiliyorum.

"Okullarda öğretim vazifesinin güvenilebilir ellere teslimini, ülke çocuğunun, o görevi kendine hem bir meslek, hem bir ülkü sayacak üstün ve saygı değer öğretmenler tarafından yetiştirilmesini sağlamak için öğretmenlik, diğer serbest ve yüksek meslekler gibi, aşama aşama ilerlemeye ve her halde zenginlik sağlamaya uygun bir meslek haline getirilmelidir. Dünyanın her tarafında öğretmenler, insan toplumunun en öz verili ve saygı değer unsurlarıdır. (1923, Ankara) (Atatürk’ün Söylev ve Demeçleri, Atatürk Araştırma Merkezi, C. I, s. 317) "



8 yorum:

CherrybLossomgirL dedi ki...

çok haklısınız.hakikaten çok zor bir meslek.aslında hep özenmişimdir yüzünüze bakan beyinlere birşeyler verebiliyor olmanın gurununu yaşamak istemişimdir.belki de ailemdeki öğretmen sayısının fazlalığından ileri geliyor bu durum.Birey olmayı öğretmek kolay değildir körpe beyinlere , o yüzden eli öpülesi el üstünde tutulası insanlardır

beenmaya dedi ki...

başöğretmenimizin aynı sözünü ekledim bende bugün bloguma ve de OECD nin Türkiye'deki öğretmenlerimizle ilgili raporundan bazı bilgileri...

tüm öğretmenlerimizin günü kutlu olsun...

isimsiz dedi ki...

Atatürk'ün gösterdiği yolda yürüyen, idealist bir öğretmen olmayı başarabilen, her tür zor şartlarda dahi büyük bir özveri ile ve kişiliğinden hiç bir ödün vermeden bu kutsal mesleği hakkı ile yerine getirebilen, tüm Öğretmenlerimizin bu özel gününü kutluyor. Kendilerine saygılar sunuyorum...

haykırış dedi ki...

Sayın Dalgaları Aşmak,
Meslek şiarını onur kabul ederek görev bilinciyle çalışan öğretmenleri saygıyla selamlıyor ve günlerini kutluyorum.
Saygılarımla

Dalgaları Aşmak dedi ki...

hepimiz aynı duyguları ,düşünceleri paylaşıyoruz.

sevgiler

MAVİ TUTKU dedi ki...

Maalesef şu bir gerçekki iş bulamayıp en son seçenek öğretmen olanı çok duydum, oysa dediğiniz gibi öğretmenlik, gerçekten sevmeyi ve büyük bir özveriyi gerektiriyor.

Yaşar dedi ki...

hem bloguma yapmış olduğunuz ziyaret ve fotoğraflarımı beğeniniz için, hem de bu güzel paylaşım için teşekkür ederim size...

dostlukla...

Duru Günaçan dedi ki...

bir öğretmen olarak bizi kalpten anladığınıza inandım bu postunuzu okuduğumda.
gerçekten öğretmenlik büyük bir özveri,sabır gerektiriyor.
öğretmen bilgisiyle eğitimiyle etrafındaki öğrencileri aydınlatığı bir muma benzetilir ya. bu benzetme çok doğru gerçekten.etrafını aydınlattıkça mum gibi erir. çelik gibi bir psikoloji,geniiiş bir yürek, sonsuz hoşgörü gerekiyor.bu özelliklere sahip olmayanlar kesinlikle öğretmen olmamalı. bişey olamadım bari öğretmen olayım düşünce yapısındakilerde lütfen akıllarına dahi getirmesinler öğretmenlik mesleğini.bazen bunları gördükçe ve duydukça çok üzülüyorum.
içimdekileri biraz da olsa dökme fırsatı buldum.
paylaşımınız için teşekkürler.